11 Aralık 2018 Salı

Candaroğulları Giriş

CANDAROĞULLARI

Şimdiye kadar yazdıklarımızla, Kastamonu ve havalisinin on üçuncü asır sonlarına kadar ne gibi tarih vukuatına sahne olduğunu, elden geldiği kadar tesbite çalıştık.

Bundan evvelki bahiste, Şemseddin Yaman Candar adlı bir Türk Beyinin İlhan Gayhatu tarafından, Müneccim Başı Ahmet efendiye göre (690 H - 1291 M), Aksarayi tezkeresine göre de (691 H - 1291 M) tarihinde Kastamonu valiliğine tayin edildiğini yazmıştık.

Şemseddin Yaman Candardan sonra gelen ahfadı tam 174 sene Kastamonuyu idareleri altında bulundurdular.

On dördüncü ve on beşinci asır içlerinde Kastamonu hâkimi bulunan bu sülaleye tarihlerimiz İsfendiyar Oğulları adını verirler. Herkes de bu sülaleyi İsfendiyar Oğullan diye tanır.

Tarihlerimizin Isfendiyar Oğulları diye tanıdıkJan bu sülalenin bu adı alması, sırf, bu sülalenin içinden gelip ve sülalenin sekizinci hükümdarı
olan İsfendiyar'ın uzun müddet devam eden beyliği esnasında Osmanlı hükûmetile siyasi münasebette bulunması ve hattâ hısımlık peyda etmesi yüzünden olmuş ve Osmanlı müverrihleri bu ailenin hepsine birden İsfendiyar Oğulları adını verivermişlerdir.

Ayrıca, bir çok müverrihler de, bu aile hakkında Kızıl Ahmetlû adını kullanmışlardır. Bu da, bu ailenin en son hükûmdarının adının KızılAhmet olmasından ileri gelmiştir. Selçuknameler de Candar lâkabınıkullanmışlardır.

Son zamanlara kadar tarihlerce İsfendiyar Oğulları, Kızıl Ahmetlûler diye tanıtılan bu aileye bir kaç seneden beri, bu Beyliği kuran Şemseddin aman Candarın adına izafe ve hakiki adları olan Candar oğullarıdenilmeğe başlanılmıştır.

Candar, Acemce bir kelimedir, "..." ve "..." (silâh) dan müteşekkildir. Silâh taşıyıcı ve muhafız demektir. Mısıd kölemenleri ile şimal Afrikasında Merini de Candarlar, sarayda ve saraydan dışarı çıkışında sultanın muhafızı idiler. Candarlar, sultanın ümrayı hasbelmemuriye kabul ettiği zaman veyahut kabul edeceği sırada onları huzuruna koymağa memur idiler. Candarlar, tevkif edilecekleri tevkif ederler, işkence olunacaklara işkence ederler, idam hükümlerini sultanın emrile yerine getirirlerdi. Buralarda candarlar nöbete taksim olunmuştu. Her nöbetin başında bir reis bulunurdu. Ümeradan olan bu zatın maiyetinde beş memluk kaymakam vardı. Nöbet reisleri, ilk zamanlan kırk emîr arasından seçilirdi. Sonraları bu miktar, yirmiye indi. Bazı müellifler, candarların saray perdedarlarından ve süvari bedevilerden seçildiklerini yazarlar.

Bir kısım müverrihler, yıllardan beri (Isfendiyar Oğulları) (Kızıl Ahmedlûler) adile anılmakta olan bu ailenin adının değiştirilmesini doğru bulmamışlardır.

Şimdiye kadar kullanılmamış olan bu tabirin son seneler içinde kullanılmağa başlanılmasında büyük bir isabet olmuştur. Çünkü bu ailenin soyadı, Şemseddin Yaman Candardan sonra gelen ahfadı tarafından, her zaman Candar olarak kullanılmıştır. Fakat nedense, tarihler buna dikkat etmemişlerdir. Bu tabire, vakfiyelerde ve kitabelerde çok tesadüf olunmuştur. Vakfiyelerin pek çuğunda, hatta İsfendiyar Bey için bile (İsfendiyar bin Candar) (........) tabirleri kullanılmıştır.

Binaenaleyh biz de bu aile hakkında hakikî adları olan Candar Oğulları adını kullanacağız. Candar Oğulları hakkında bu mukaddemeyi yapışım, okuyucuların İsfendiyar Oğullarile bu aileyi ayrı ayrı birer aile sanmamaları içindir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Mehmet Önder Atatürk'ün Yurt Gezileri - Kastamonu Bölümü

Atatürk, kurduğu Cumhuriyetin çağdaş medeniyette yerini alabilmesi için, devrimlerle bütünleşmesi gereğine yürekten inanıyordu. Cumhuriyet, ...