3 Ağustos 2018 Cuma

Kaşkalar - 3

Mursil II nin hayatı ve Gasgaslarla Yaptığı Harpler:

Subbilûliumanın Hükümet naibi Arnuvundas'dı. Kendisi ölünce, yerine bu geçti. Fakat o da çok yaşamadı, öldü, yerini genç kardeşi Mursil II
işgal etti.
Mursil II nin gençliği, Etilerden memnun olmıyanlara ve bilhassa Gasgaslara bir cesaret verdi. Yeni hükümdar umumî bir isyanla karşılaştı. Fakat Mursil’in birdenbire harekete geçmesi, gençliğinden umulmıyan şeyleri başarmağa muvaffak olması onların tahminlerinde yanıldıklarını gösterdi.

Mursil II, İlk hareketini Gasgaslara karşı yaptı, ve on seneden fazla, onlarla çapışmak mecburiyetinde kaldı.

Etinin genç kralının Gasgaslarla yapmış olduğu harpler, dört kısma ayırabilir. Bunlar, muharebelerin yapıldığı yerlerin adlarını almaktadırlar.

Bu harpler şunlardır:
1) lshupitta harbi (Milâddan önce 1349 - 1345)
2) Pala yollan harbi (Milâddan önce 1345 - 1343)
3) Timuhala ve Dağğasta harbi (Milâddan önce 1337 - 1335)
4) Kalasma harbi (Milâddan önce 1334 • 1329)

1 — lshupitta Harbi:
Bu harp, genç kral Mursil II nin tahta çıkmasının birinci senesi başlamış ve dört sene sürmüştür. Les annales de Mursil II bu harp hakkında
şu malumatı vermektedir: [1]

Purmitta memleketini mağlup etmek hevesine düşen Gasgaslar ayaklandılar. Onlara karşı ben güneşle beraber yürüdüm.. Gasgas memleketinin başlıca müstahkem şehirleri olan, Halilas, Duddusgas şehirlerini istilâ ettim. Şehirleri, insanları, öküz ve koyunları zabt ve esir ettim. Hepsini Etiye bağladım. Ondan sonra da bu iki şehri yaktım. Bu şehirlerin felâketini Gasgaslar öğrendiği zaman hepsi de oraya geldiler, ve bana harp ilân ettiler. Ben ve güneş onları mağlûp ettim. Ve İlahe Orinna, Tesup, efendim vcve Mezzullas ve diğer bütün ilâhlar bana yardım ettiler. Bu suretle Gasgasların memleketlerinin yardımcılarını da mağlup ettim. Ve Durmitta memleketlerinin Gasjccn şehri yeniden bana tabi oldu. Ve sonra bana ordular bile verdiler. Bu vakadan sonra ben yoluma devam ediyordum. Ishupittanın Gasgasları bana harp ilân etmişlerdi. Fakat bana ordu veriimiyodu. Bunun üzerine yardımcılarımla Ishu-
pitta memleketine gittim. Ormicstenas ı ezdim. Aldığım esirleri, koyunları, öküzleri Hatusasa bıraktım. Şehri de yaktım. Ishupittanın Gasgasları yeniden bana tabi oldu ve artık ordu da verdiler.»

2 — Fala Yollan Harbi:
Bu harp, Milâttan önce 1345 senesinde vukubulmuştur. Ishupittayı itaat dairesi altına alan Mursil II, oradan dönüşte Asharpaja dağına
doğru gidiyordu. Fakat Gasgaslar Asharpaja dağını tutuyorlar ve bu suretle Pala yollarını kesmiş bulunuyorlardı. Mursil II, Gasgasların bu
hareketine fena halde içerledi, ve onları büsbütün imha etmek arzusuna düştü. Fakat ilk hamlede nazarları şimali şarkîye çevrildi ve ümidi kırıldı. Çünkü orada korkunç Ilgas ve Orminias dağları bulunuyordu. Mursil II kendini topladı vc ne bahasına olursa olsun Asharpaja dağını
tuttu. Gasgaslarla harbe başladı. Kendi ifadesine göre, ilâhc Ortan*,
kadını, kuvvetli, Tutup, Efendisi, Mezullas ve diğer bütün ilâhlar kendisine yardım ettiler. Dağı tutan Gasgasları mağlup etti, onları ezdi, ve dağı
tahkim etti. İşini bitirdikten sonra döndü. Sammaha dan geçtikten sonra Zinlila ya vardı. (Mİlâddan önce 1345) Mursil II ertesi sene Tarikarimüs tepesinin Gasgaslarild yaptığı harbi şu suretle hikâye etmektedir. [1]

•Zihania memleketine gidiyordum. Babamın zamanında Tarikarimüs dağı ile hemhudut olan Gasgaslar Hatusas için yağmacı(?) komşulardı.
Gelirler, Hatusası tehlikeye düşürürler ve kuvvetle tazyik ederlerdi. Tarikarimüs dağını tutan Gasgaslar üzerine gitlim. Onları tenkil eltim. İlahe Orinna, Kadınım, kuvvetli Tesup, Efendim, Mezzulas ve diğer bütün ilâhlar bana yardım ettiler, Tarikarimüs dağındaki Gasgasları ezdim. Bu dağı tahkim ettim, ve bütün Ziharria memleketlerini aldım ve en nihayet Hatusas a döndüm.* (1344 Milâddan önce)

Milâddan önce 1343 te Mursil Şarka doğru dönmüş ve Tibija memleketine gitmek istemişti. Babasının Mitani de olduğu zamanlar Tibija
kralı Pihhunijans yukarı ülkeye (tahminen Çorum mıntıkası) gidiyor ve orayı karıştırıyordu. O Sarija ya kadar varmış, yukan ülkeyi tutmuş ve orasını Gasgasların hükmü altın koymuştu. Ayrıca da Istitina memleketini zabtetmiş ve burasını da kendi hükmü altına koymuştu. Pihhunıjas, Gasgasların kralı değildi. Fakat sonraları Gasgasların hiçbir şehri olmamasını görerek onları da krallığın uhdesine aldı. Mursil II ona
doğru giderken kendisine bir mektup yazdı, ve "Almış olduğun hizmetkârlarım Gasgasların yanındadır, şimdi onları bana İade et» dedi.
Pihhunijas Mursil'e verdiği cevapta "sana hiçbir şey iade edemiyeceğim, eğer benimle harbetmek emelinde isen, seninle kendi toprağımda harp
etmek niyetinde değilim. Ben, senin karşına, ancak, senin ülkende çıkacağım. Ve orada harbedeceğim» dedi ve esirleri de Mursil'e iade
etmedi. Mursil bundan fevkalade müteessir oldu ve Gasgas kralı Pihhunijas ile harbe gitti Tibija memleketini kuşattı, istilâ ve mağlup etti.
Esir aldığı kralı da Hatusas'a götürdü.

Mursil II milâddan önce 1343 ten 1339 a kadar Hajasa'yı itaati altına almak ve memleketi tanzim etmekle uğraştı. 1338 de de Pamfüga
(Antalya) cihetindeki Lugga (tahminen bugünkü İsparta havalisi) memleketinde bulunuyordu.

3 — Timuhala, Dağğasta harbi:
Mursil’in Gasgaslarla yaptığı bu üçüncü harp, aşağı Halis (kızılırmak) üzerinde olmuştur. Mursil, Mitanide bulunan Moloi (Dicle) nehrinin bayramını kutlulamak üzere, muvakkat bir zaman için dahi muharebe meydanını terketmedi. Ve seleflerinin hiç ayak basmadığı yerlere girdi. Ve Halisten geçerek Dağğastaya (tahminen bugünkü Havza, Merzifon havalisi) vasıl oldu. (Milâddan önce 1335)

Bu Muharebe Amisos ( Samsun) mıntakasını Karadeniz sahiline kadar uzatmıştır. Mursil, bir kaç yıl sonra buralara tekrar gelmeğe
mecbur olmuştur.

4 — Kalasma harbi:
Önce Kızılırmak üzerinde ilân olunan seferberlikten sonra, bu nehrin sol sahilinde bulunan Pala ve Tumanna şehirleri, hükümdarın başlıca düşündüğü bir şeydi. Bu sırada, yirmi yıldan beri Palayı müdafaa ile meşgul olan Hutubijanzas’ı çağırdı, ve bu havalide Etilerin otoritesini temin etti. Bu yüzden Katasma da kendisine en ehemmiyetli bir düşman oldu, ve Mursil, kendiliğile harp yapmak mecburiyetinde kaldı. [I]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Mehmet Önder Atatürk'ün Yurt Gezileri - Kastamonu Bölümü

Atatürk, kurduğu Cumhuriyetin çağdaş medeniyette yerini alabilmesi için, devrimlerle bütünleşmesi gereğine yürekten inanıyordu. Cumhuriyet, ...